Sayfalar

20 Ocak 2014 Pazartesi

Bayağı uzun zaman olmuş yazmayalı... Neyse bu kısmı kısa kesiyorum ve yeni başladığım kürek sporu hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Efendim bu spor bildiğimiz diğer sporlara hiç mi hiç benzemiyor açıkçası.  3 sene jimnastik ve ardından 5 sene boyunca voleybolu kapsayan bir spor geçmişim var ancak sporcuyu mental olarak bu kadar zorlayan ve fiziksel güçten önce iradenin geldiğini bu kadar açık bir şekilde insanın yüzüne çarpan bir spor dalı olduğunu söylemeliyim. Benim spor geçmişim profesyonel anlamda değil, ancak hayatımın bir çok evresinde sporu hayatıma sokmaya çalıştım, hala daha çalışıyorum. Ancak bu spor bildiğiniz diğer sporlarına hiç benzemiyor.Dahası bir salon sporu değil, açık hava sporu olduğu için kendinizi hava koşullarına, suya göre ayarlamanız gerekiyor ve tüm bunlara hazırlık için yapılan antrenmanlar bir o kadar zorlayıcı oluyor. İki saat süreyle tam anlamıyla her şeyinizi ortaya koyuyorsunuz diyebilirim. Ancak ergometreye oturduğunuzda aldığınız karşılık düşünülecek olursa, tüm o koşu ve halter çalışmalarına değiyor diye düşünmekteyim. Olimpik anlamda gerçek bir kürekçinin yetişmesi neredeyse beş yıl gibi uzun bir süreyi kapsıyor ancak,a
ntrenmanlara başlayalı henüz üç ay oldu ancak ben bile üzerimde yarattığı mental ve fiziksel etkiye şaşırıyorum.Özellikle antrenman sonrası kendini duşa atmanın verdiği rahatlık ve tamamlamışlık hissi paha biçilemez. Bu yazdıklarım çoğu spor dalı için geçerli ancak kürek gerçekten zihinsel zorlamayı gerektiriyor, antrenmanlarda koşuya bu kadar önem verilmesinin nedenlerinden biri de bu zihinsel dayanıklılık ihtiyacı.
 Ek olarak çoğu insanda bu sporun bir erkek sporu olduğunu, çok antrenman yapıldığı takdirde vücudun erkek gibi gelişeceği sanrısı var. Uzun süredir takımda olan arkadaşlarım var antrenmanların zorlu olduğundan zaten bahsettim ancak kızlar için kas yapmak o kadar da kolay bir iş değil, ayrıca şu an başlasanız, 1 sene sonunda görünürde çok fazla kaslanmanızın olmadığını, ancak, fiziksel olarak epey güçlendiğinizi ve duruşunuzun toparlandığını fark edeceksiniz.
  Bu sene okuldaki son senem yani seneye master programına başlamazsam, okulumun öğrencisi olmaktan çıkmış olacağım. Yani seneye büyük ihtimalle -en azından kendi okulumda- bu sporu yapamıyor olacağım. Buna rağmen antrenman kaçırmamaya özellikle dikkat ediyorum çünkü kaçırdığınız tek bir antrenman bile sonrasında size büyük eksilerle geri dönüş yapıyor. Mezun olduğumda da, master programı için başvuracağım okullar arasında bu dalın varlığı kararımda etkili olacak sanırım. Çünkü uzun bir süre küreği hayatımdan çıkarmaya niyetli değilim :)
 Umarım bu yazı bundan sonra yazılacak güzel kürek anılarım üzerine bir başlangıç olur.